Öğretmenim, bana sevmeyi öğret… |
21 Kasım 2011 Pazartesi |
aercan@bursahakimiyet.com.tr |
“Okula geldiğimde, beni sevdiğini bilmek istiyorum;
Sevilmezsem nasıl öğrenirim sevmeyi?... Okulumu, sınıfımı, ödev yapmayı sevmeyi öğret bana, Sevgi görürsem senden, seni sevmeyi de bilirim öğretmenim!.... Birine, bir şeye gönülden bağlanmaksa eğer “sevmek”, Bu bağı nasıl kuracağımı öğrendiğim zaman, ailemi, arkadaşlarımı, Yurdumun insanlarını da sevmeyi öğrenirim; Yerini, şartlarını uygun bulmaksa eğer “sevmek”, dünyayı, yurdumu, şehrimi, mahallemi, okulumu, evimi sevmeyi; Doğayı, hayvanları, ağaçları, çiçekleri sevmeyi de öğrenirim... İlk öğrendiğim duygu olmalı “sevgi”. İnsanları seversem, kim ne derse desin, kim ne yaparsa yapsın kopmaz bağım… “Çok hoşlanmaksa” sevmek, derslerimden de hoşlanmamı sağla, Sağla ki sınıfta anlattıklarını öğreneyim, iyi notlar alıp, başarılı olayım… Okullarımızda eğitim verirken ihmal ettiğimiz bir konudur bu.” Diye yazmışım bir zamanlar, plan defterimin bir köşesine. Sınıflarda birbirlerine acımasız şakalar yapan, sözler söyleyen öğrencilerim, Başarılı çalışmalar yapan arkadaşlarına karşı nasıl davrandıklarını gördüğüm öğretmenlerin etkisiyle ortaya çıkmış galiba bu sözler, kalemimin ucundan… Çocuklar, başlarında kavak yelleri esmeye başladığında acı çekerler… Sevdiğini, çoğu zaman da sevildiğini zannettikleri için. Bazen yanlış insanlarla birlikte olmayı seçtiklerinden, yaşamın içinde kaybolup giderler… Çocuk; okulunu, sınıfını, arkadaşlarını sevmeyi gerçekten biliyor mu? Toplum olarak, birey olarak birbirimizi sevmeyi, birinin çektiği acıyı, hüznü içimizde hissetmeyi biliyor muyuz?... Gerçek sevginin fedakarlık olduğunu, karşılık beklememek ve sabır olduğunu otuzlu, kırklı yaşlara gelmeden öğrenmenin bir yolu olmalı. Bunun en erken öğrenilebileceği yer okuldur. Biz öğretmenler, okullarımızda öğrencilerimize “sevmeyi” öğretirsek hayatın her alanında duyarlı insanları da yetiştirmiş oluruz. En azından, trafik kurallarına uymamayı akıllılık zanneden insanlar olmaz. Küçük yaşlardan itibaren sevmeyi öğrenen çocuk, sevildiğini de bilir. Kendisine sevgiyle yaklaşanların kıymetini de… Dünyası, ülkesi, şehri, mahallesi, ailesi, en başta kendisiyle barışık olur… Ailede yeşeren sevginin kök saldığı yer, okuldur. “…kendimi bildiğim an sevmeyi öğrendim ve bir daha hiç unutmadım” … “her günümün son gün olduğunu öğrendim dedim ya sevmeyi hiç unutmadım illa da aileyi, sevgiliyi sevmek değil mesela bir yağmur damlasını da sevebilmek gibi” Özdemir Asaf |
3 Aralık 2011 Cumartesi
Öğretmenim, bana sevmeyi öğret...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder