Derslerde internetten yararlanma |
27 Nisan 2009 Pazartesi |
aercan@bursahakimiyet.com.tr |
Elbette araştırma yapacakları konuyla ilgili kaynakların adlarını da verirdim.
Bazıları okudukları kaynaklardan alıntı yapar, bazıları olduğu gibi yazar, o da bir çeşit“yazarak çalışma” ya benzediği için bilgiler kalıcı olurdu.
Bazıları da kalın, ciltli kitapları veya ansiklopedileri kucaklar sınıfa getirir, işaretlediği yerleri arkadaşlarına sınıfta okurdu.
Daha yaratıcı olanları da renkli kalemler, kartonlar, resimlerle hazırladıkları projelerle o kısacık sürede arkadaşlarına çok güzel sunumlar yaparlardı.
Bütün bunlar, öğrencinin derste etkin olmasını, anlatılacak konuya ön hazırlık yapmış olmasını, kitaplara, ansiklopedilere dokunmasını sağlardı.
Son yıllarda bu amaçla verdiğim ödevleri, öğrenciler internetten okuma zahmetine bile katlanmadan aldıkları çıktılarla sınıfa gelmeye başladılar.
Bundan dolayı okurken kendilerinin bile o anda fark ettikleri alakasız bilgiler yüzünden yaşanılan komik olaylara, arkadaşlarının şakalarına katlanmak zorunda kaldılar.
Bugün de bilim adamlarının üzerinde durdukları en önemli nokta, “teknoloji ne denli gelişirse gelişsin, çocukların bizim insani yakınlığımıza, sesimize, kokumuza, dokunmamıza gereksinim duydukları” konusudur; elbette bilgiye ulaşmada da beynimiz aynı yolu istemektedir.
Yani doyduğumuzdan tutun da öğrendiğimize kadar her şeyi, bize anlatan, bizi uyaran beyin, öğrenirken de görmek, dokunmak, konuşmak, okumak istiyor.
İnternetteki Bilgiler Kaynak Gösterilebilir mi?
Bu konuda dikkat çekmek istediğim diğer en önemli konu ise öğrencilerin internetteki bilgileri referans almalarıdır. Herhangi bir konuda gösterilebilecek en güvenilir kaynak, kitap ve onun yazarıdır.
Anı kitaplarının bile tarihi olayları incelemede güvenilir kaynak olup olmayacağı tartışılırken, internet sitelerindeki bilgilerin tam güvenilir bir kaynak olarak görülmesi hiç mümkün değildir.
Çünkü arama motorlarından ulaşılan bilgilerin çoğunun içinde alıntı yapılan kişinin adını, eserin adını görmek çoğu zaman mümkün olmuyor.
Günümüz koşulları içinde yaşamımızın vazgeçilmezi olan bu teknolojiden aman uzak olalım, hiç kullanmayalım, ondan yararlanmayalım demek çok yanlış bir yaklaşımdır.
Her zaman olduğu gibi öğrencilerimizi ikna etmek; yanlışını, doğrusunu göstermek; nasıl yararlanalım bilincini oluşturmak okulların, okul idaresinin ve biz öğretmenlerin görevidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder