26 Eylül 2011 Pazartesi

Okul istiyoruz...


Okul istiyoruz…


26 Eylül 2011 Pazartesi
aercan@bursahakimiyet.com.tr

Okul istiyoruz… Türkiye’nin dördüncü büyük şehri olarak nitelendirilen Bursa’nın bir mahallesinde veliler, öğrenciler geçtiğimiz günlerde “okul istiyoruz” talebinde bulundu.
Kimileri için halkın isteği farklı anlamlar içerebilir ya da kimileri için bunun hiçbir anlamı olmayabilir.
Ben bu olayı önemsedim.
Eylemin çıkış noktasının “okul istiyoruz” olması birinci neden,
Ortadoğu’nun liderliğine soyunmuş bir ülkenin, kalkınma ve istihdam yaratmada Türkiye’nin ekonomideki lokomotifi olarak gösterilen bir şehrinde yaşanıyor olması da ikinci neden,
Bu olay, yetkililerin duymasını sağladı mı, taleplerin karşılığı olur mu bilmiyorum.
Bildiğim bir şey var ki Bursa’nın mahallelerinde durum bu ise Anadolu’nun diğer illerindeki “okul isteriz” istekleri ne kadardır?
Sesini duyamadığımız, gidip göremediğimiz illerimizdeki, ilçelerimizdeki, köylerimizdeki velilerin, öğrencilerin eğitim, öğretim gereksinmeleri ne durumda, diye sormaktan da kendimi alamıyorum.
Niçin okul istiyoruz?
Dünya üzerinde gelişmiş ya da gelişmesini sürdüren ülkelerde en temel hak olarak bilinen eğitim- öğretim hakkı, yurdumun insanının da en temel hakkıdır.
Artan nüfus ve taleple birlikte yeni okulların açılması, öğrencilerimizin en sağlıklı, en güvenli ortamlarda eğitim almalarını sağlamak da devletin en temel görevidir.
Nüfusun yoğun olduğu büyük illere ve ilimize baktığımız zaman, çocuklarımızın taşımalı eğitimle sürdürmeye çalıştıklarını görüyoruz.
Devlet okulu diye adlandırılan okullarımızın büyük bir çoğunluğunda ikili eğitim verildiğini ya da tam gün olarak başlayan okulların da hemen ikili eğitime geçtiğini görüyoruz.
Bu öğretim yılında kaç tane devlet ilköğretim okulunun ikili öğretime geçtiğini bilen var mı?
Demek ki buradan şunu anlıyoruz: Eski yerleşim yerlerindeki okullar yeterli görülmüş, buralara yeni okul binası alanı açma gereksinimi duyulmamış.
Okul yönetimleri de çareyi ikili öğretime geçmekte bulmuş.
Yeni yerleşim yerlerine belediyeler, şehir plancıları yeterince okul alanı açmamış.
Kaçak yerleşim söz konusu ise yine belediyeler bu yapılaşmaların önlemini almamış.
Okula giden çocuklarımızın can güvenliğine gereken önem verilmemiş.
Eğitim öğretim sorunu demek; okul sorunu, şehirleşme sorunu, yetkili makamların hizmet anlayışı sorunu hatta ülke sorunu demek olduğunu anlamanın zamanı çoktan geldiği için,
Eğitimli insanın ülke kalkınmasındaki yerini ve önemini kavramamız gerektiği için okul istiyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder